MERSİN *. SULH CEZA MAHKEMESİ’NE
Gönderilmek üzere
MERSİN CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞI’NA
DOSYA NO : 201*/** Sorgu – 201*/** Soruşturma
İTİRAZ EDEN : ***** ***** (TC: ***********)
(ŞÜPHELİ)
MÜDAFİİ : AV. MUSTAFA ONUR YILDIZ (Viranşehir Mah. GMK Bulv. Mehmet Ulaş İşh. Kat: 3 Daire: 15 Mezitli/MERSİN)
İTİRAZ OLUNAN
KARAR : Mersin *. Sulh Ceza Mahkemesi’nin **/**/**** tarih ve 201*/** Sorgu sayılı tutuklama kararı.
D.KONUSU : Tutuklama kararının İTİRAZEN kaldırılarak, şüphelinin TUTUKSUZ YARGILANMASINA karar verilmesi istemidir.
İTİRAZ NEDENLERİMİZ:
Şüpheli ***** *****’a isnat edilen suç için yeterli delil bulunmamasına rağmen mahkeme tedbir olarak tutuklama kararı verilmiştir. Adil yargılanma hakkı çerçevesinde yargılanması şüphelinin en temel hakkıdır. Bu bağlamda verilen karar adalete uygun değildir.
***** *****, olayın gerçekleştiği gün eğlenmek amacıyla dışarı çıkmıştır. Arkadaşları ile birlikte bir eğlence mekanına giderek alkol almışlar ardından kokoreççiye yemek yemeye gitmişlerdir. Kokoreççide iş yeri sahibi ile *****’ın arkadaşı ….. arasında tartışma çıkmış, işi gereği elinde satır olan adamın elinden satırı alıp uzaklaştırmaya çalışmıştır. *****’IN BU OLAYDA HİÇBİR AKTİF EYLEMİ YOKTUR. Tartışma gereği sözlü olarak bir atışma olsa da herhangi bir şekilde karşı tarafa zarar vermemiş, herhangi bir malı gasp etmemiştir. Aksine olayın üstüne özür dilemek için geri dönmüşler, bu sırada polis ekipleri orada bulunuyor olup hiçbir şekilde KAÇMAYA ÇALIŞMAMIŞLAR, durumu polislere de anlatmışlardır.
……………………….
……………………….
Üst aramasında halıcılık işi yapması dolayısı ile üzerinde normal boyuttaki günlük bir bıçak bulunmuş, başka hiçbir unsur olmamasına rağmen arkadaşlarına bir şey yapılmadığı halde şüpheli ***** ***** karakola götürülmüştür. Durumu olduğu gibi anlatmış, ifadesinde herhangi şüphe duyulacak bir cümle kurmamıştır. Bütün bunların yanı sıra müşteki de şikayetinden vazgeçmiş olduğu halde şüphelinin tutuklu yargılanmasına karar verilmiştir.
Ayrıca;
- Şüphelinin kaçma şüphesi yoktur. Sabit ikametgah sahibidir. Ailesi ve düzeni bulunmaktadır.
- Şüpheli delilleri karartamaz.
- Şüphelinin tanıklar, mağdur veya başkaları üzerinde baskı kurma olasılığı da yoktur.
Kaldı ki, tutuklama en son tedbirdir:
CMK 109’daki adli kontrol kurumunun tutuklamaya göre öncelikle uygulanması gerekir. Tutuklama en son tedbirdir. Mahkeme, öncelikle adli kontrolü uygulamadan tutuklamaya hükmetmemelidir.
AİHM de içtihatlarında tutuklamanın en son önlem olarak uygulanması gerektiğinden bahsetmekte; başka bir önlemle tutuklamadan sağlanan yarar sağlanabilecekse, tutuklama yoluna gidilmemesi gerektiğini söylemektedir.
HUKUKİ NEDENLER : CMK 101/5 ve 267,268 vd maddeleri.
SONUÇ ve İSTEM : Belirttiğim nedenler ve re’sen takdir edilecek nedenlerle:
1-) Şüpheli hakkındaki tutuklama kararının İTİRAZEN KALDIRILMASINI ve şüphelinin tutuksuz yargılanmasına karar verilmesini
2-) Mahkeme aksi görüşte ise, tutuklama kararının CMK 109 vd. hükümleri gereğince ‘adli kontrole’ çevrilmesini; şüpheli müdafii olarak saygıyla talep ederim.
ŞÜPHELİ
***** *****
MÜDAFİİ
MUSTAFA ONUR YILDIZ
Posted on